6 Eylül 2008 Cumartesi

Yasak Kitap






Yasaklanmış bir kitap var ellerimde. İçinde yazılan her şey müstehcen. Karalanmış ve karalara bırakılmış hatta yakılmış ve uzaklara fırlatılmış, korkulmuş içindeki kırmızılıktan, ters yüz edilmiş, gerisin geri çevrilmiş, giyotinlere mahkûm edilip Yedikule'de yedi ahret yılı tutsak edilmiş...


Ayıplanmış bir yaşam var ellerimde. Yaşanılmış her şey günah... Çizilmiş, yırtılmış ve işkence görmüş hatta tekme tokat dayaklara gelmiş, gözlerine mil çekilip satırların ve pırangalara vurulmuş sayfaların ardına eksik kalan yarım yamalak bir yaşam...


Günahkâr bir ruh büyür cismimde. Elinden ayağından dökülenlerden tiksinilmiş ve hüzzam nağmelerinde seherlere salınmış, bir can selinde Azâzil eline bırakılmış, mengenelerle sıkılmış hissi ve hayali, suya salınmış düşleri ve melâli...


Zavallı bir kuş çırpınır içimde. Dışlanmış, yalnız bırakılmış, hep ayıplara yafta yapılmış, tek kanadından bağlanıp canice bir amansız rüzgârın seline bırakılmış...


O kuşu beklemesin kimse. Azâzil'den kaçıp Azrâil'e yakalanır. Ten kafesinden tek kanatla uçup hayal ülkesinde yaşattığı ankasına ulaşır.


Yasak kitaplar sen istesen de yaşamımızdan eksik olmaz efendim! Savruluyoruz satırların arasında istemsizce. Arınmalar, yaşama yeni baştan başlamalar yasak bize. Yasak bize yaşamak ve elbet yasak bize nefes almak. Yazılan günceleri boğmak lazım sularda. Satırlardan yazıların uçup gidişini izlemek lazım, ancak bu yaraşır bize. Su da dönüyor tıpkı âlem gibi. Suya saldığın düşlerin ve suda boğduğun güncelerin gibi. Sen sil istediğin kadar. Onlar bir yağmur damlasıyla yeniden kavuşur toprağına. Sen sil efendim! Silmeler yaraşır ya zaten bize. Geldiğimiz yere dönmeler yaraşır. Sevmeler yaraşmaz bize. Yasak kitaplar tutarız çünkü ellerimizde.

3 yorum:

Adsız dedi ki...

Bu nasıl bi karamsarlık be abi. iyisin güzelsin hpşsun da bu kadar da karamsar olunmaz ki. herkesin içinde bir yasak kitap vardır sanıyorum. unutma Allah kuluna kaldıramayacağı yükü vermezmiş. sen bunun üstesinden gelirsin. rabbim gönlüne güç versin ne diyeyim. Ş.Sadi

Adsız dedi ki...

O kuşu beklemesin kimse. Azâzil'den kaçıp Azrâil'e yakalanır. Ten kafesinden tek kanatla uçup hayal ülkesinde yaşattığı ankasına ulaşır.

Anka'yı anımsattınız bana yeniden. Tıpkı o beklenenin gelmediği zaman bna anlattığınız öykü gibi. Ne çok şey vermişsiniz bize ve ne çok ihtiyacımız var hala size.
Yasemin Güzelyalı

Adsız dedi ki...

İnsanların içlerinde büyüttükleri dağlar vardır. Kimi zaman bir sevgilidir bu kimi zaman manevi bir buhran. Yazdıklarından çok şey çıkardım ama senin çığlıkların kim ne anlarsa anlasın boşlukta kalır. Seni senden başka anlayan olmaz bu alemde. Dağlarınız büyük olsun demek geliyor içimden. Sizi inleten her neyse ve her kimse öyle şeyler döktürüyor ki satırlarınıza. Değer verilene değmeli bu çığlıklar. Umarım çığlıklarınız havada asılı kalmaz. Sevgiyle Ayşe Şeyda

AŞK'A ŞİİR AŞK'A SEMA